Migren Tedavisinde Faydalı Olabilecek Vitamin, Mineral ve Takviyeler

Sponsorlu Bağlantılar

Migren tedavisinde öncelikli olarak migreni tetikleyen gıda maddelerinden uzak durmak, rafine şeker ve karbonhidratları beslenmeden çıkarmak önemlidir. Diğer yandan migren tedavisine destek olabilecek pek çok vitamin, mineral ve besin takviyesi mevcuttur. Bu takviyeler ile ağrıların sıklığını, yoğunluğunu, şiddetini azaltmak mümkün olabileceği gibi ağrıyı yönetmek için gereken farmasötik ilaçların miktarını azaltmak da mümkündür. Ancak takviyelerin mutlaka bir sağlık uzmanı takibinde kullanılması önemlidir.

Koenzim Q10

Hücre içi enerji metobolizmasında besinlerden ATP sentezlemek için mitokondri koenzime ihtiyaç duyar. Eksikliğinde mitokondri tam kapasite çalışamaz. Migrenin bir mitokondriyal metabolizma hastalığı olduğu göz önünde bulundurulursa, migren tedavisinde Koenzimin ne kadar önemli olduğu anlaşılacaktır.
Ayrıca migren hastalarında kalp damar hastalıkları ve kronik yorgunluk sendromu da sık görüldüğü için ortak etkiyle tüm bu sorunlara da iyi gelir.
Çocuk ve ergen migren hastalarının CoQ10 düşük bulunmuş ve takviye edilmesi sonrasında ağrılarda azalma olmuştur.
Yetişkinler için günde üçe bölünmüş 300 mg CoQ10 desteği önerilir.

Omega 3

Omega 3 yağ asitleri iltihap azaltıcı, ağrı kesici, kan sulandırıcı özelliktedir. İltihabı ve damarların büzülmesini azaltarak migrende fayda sağlar. Önemli bir kısmı yağ olan beynin fonksiyonları için iyi bir destektir. Günde 1-3 gram önerilir.

Magnezyum

Migren şikayeti olan kişilerde çoğunlukla hücre içi magnezyum düzeyleri düşüktür. Düşük magnezyum serabral arterlerde spazm ve ağrıya neden olan maddelerin salıverilmesine neden olur. Magnezyumun yerine konması ağrı sıklık ve şiddetini azaltır.
Magnezyumun hem insüline olan duyarlılığı arttırdığı, hem strese bağlı enflamasyon yanıtında azalmaya neden olduğu, hem de damarları gevşettiği bilinmektedir.
Günde 300-600 mg magnezyum takviyesi migren ataklarını azaltmada ve önlemede yardımcıdır.

Magnezyum karşımıza pek çok farklı formda çıkabilir. Migren tedavisinde magnezyumun bisglisinat, malat, sitrat veya taurat formları uygun olabilir. Kendiniz için en uygun formu aşağıdaki bilgilerden yola çıkarak tespit edebilirsiniz:

• Magnezyum Bisglisinat
Biyoyararlanımı en yüksek magnezyum formlarından biridir, yani iyi emilir ve sindirimi iyidir. İshale neden olma olasılığı nadirdir. Glisin detoksifikasyon ve hücresel fonksiyonu desteklemenin yanı sıra sakinleştirici etkisi ile bilinen aminoasittir. Migren ağrısının dışında uykusuzluk için de faydalıdır.
• Magnezyum Malat
Magnezyum ve malik asit kombinasyonu, hücresel düzeyde ATP üretimini geliştirip desteklediğinden, migren hastaları için çok yararlıdır. Enerjiyi artırır ve ağrıyı azaltır. Minimal sindirim bozukluğu ile iyi emilir.
• Magnezyum Sitrat
Sitrik asite bağlı bu formun biyoyararlanımı iyidir. Kasların onarılmasında da fayda sağladığı için de migrende rahatlama sağlar. Yüksek dozlarda ishale neden olabileceği unutulmamalıdır.
• Magnezyum Taurat
Bu form şeker metobolizmasını düzenlemede başarılı olduğu için özellikle insülin hassasiyeti olan migren hastalarına önermekteyim.

B1 Vitamini

B1 vitamininin (tiamin) karbonhidrat metobolizmasının düzenlenmesinde ve kan şekeri düzeylerinin ayarlanmasında önemli enzimatik görevi vardır. Özellikle insülin direnci ile birlikte eksikliğinde migren ağrılarında artış gözlenebilir. Diğer yandan serotonin metobolizmasında ve beyindeki sinir hücrelerini saran miyelin kılıfın tamirinde görev alır.

B2 Vitamini

Kronik migren hastalarında B2 (riboflavin) seviyeleri düşük bulunmuştur ve takviyesinin migren yakınmalarını azalttığı görülmüştür.
Migren tipi baş ağrılarında beyin kan damarlarının içinde enerji üretiminin azaldığına inanılmaktadır. B2 vitamini (riboflavin) hücre içinde enerji üretimini arttırmaktadır. Riboflavin aynı zamanda hücrelerin (özellikle alyuvarların) tamiri ve zararlı serbest radikallerin nötralizasyonunda ve serotonin metobolizmasında da görev alır.
B2 eksikliğinde mitokondriyal enerji metobolizmasındaki aksamalar nedeniyle beyindeki eksitabilite artar ve dış uyaranlara daha abartılı tepki verir.

B3 Vitamini

Çalışmalarda B3 vitamini (niasin) takviyesi yapılan hastalarda migrenin sıklık ve şiddetinde azalma olduğu gösterilmiştir. Migrenle birlikte metobolik sendromu olan hastalarda trigliserit seviyesini düşürüp HDL seviyelerini yükselterek de dolaylı yoldan migrene iyi gelir. Diğer yandan serotonin metobolizmasına ve enflamatuar sürece olumlu etkileri nedeniyle de migrene iyi bir destektir. Baş ağrılarını azaltırken sakinleşmeyi ve uykuya daha kolay dalmayı da sağlar. Hassas kimselerde veya yüksek dozda kullanıldığında yüzde kızarmaya sebep olacağı için non flush formlar tercih edilmelidir.

B6 Vitamini

Vücudun serotonin ve noradrenalin metabolizmasında rol alan en önemli B vitamini B6 dır. Depresyon sıklıkla eşlik ettiği ve beraberinde serotonin düzeyleri de düşük olduğu için migren hastalarında serotoninin biyoyararlılığını arttırır. Magnezyum metabolizmasında da görev aldığı için hem migren hem fibromiyalji ağrılarına iyi gelir.

B9-B12

Migren mitokondride enerji rezervindeki bozukluklara veya homosistein düzeylerindeki artışa bağlı olarak gelişebilmektedir. Bu nedenle B kompleks vitaminleri çok yararlıdır. Enjeksiyon olarak da kullanılabilir. Ancak b vitaminlerini kullanırken uygun formların tercih edilmesine dikkat edin. Folik asit değil, metilfolat; b12 için siyonokobalamin değil metil kobalamin gibi.

B9 ve B12 vitaminleri metilasyon döngüsünde rol alır. Bu nedenle sinir hücrelerinde ve diğer pek çok kritik noktada önemli görevleri vardır. Migren hastalarında eksikliği giderilmelidir. B12 seviyesinin yetişkinlerde 700-1.000 pg/ml seviyelerinde olmasında fayda vardır. Eksikliğinde kansızlık da tetikleneceği için migreni bu yolla da olumsuz etkiler.

Sponsorlu Bağlantılar
Yazıyı Sosyal Ağda Paylaş

Göz Seyirmesi Neden Olur ve Nasıl Geçer?
Göz seyirmesi hayatın herhangi bir döneminde karşılaşabilece...
Vücuttaki Açıklanamayan Morluklara Neden Olabilecek Sağlık Sorunları Nelerdir?
Morarma ya da çürük kanın kan damarlarından cilt dokuları iç...
Çilin Oluşma Sebepleri Nelerdir?
Çil nadirende olsa toplumumuzda görülen bir durumdur. Çilli ...
Mevsim Geçişlerine Göre Ruh Sağlığı
Mevsimlere göre farklı ruh hallerine büründüğümüz bilinen bi...
Pap Smear Testi Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Rahim ağzı kanseri rahmin alt kısmındaki hücrelerde gelişen ...
Pandemi Sürecinde Akıl Sağlığını Korumanın Yolları
Pandemi süresi boyunca insanların ruh hallerinde de bir takı...
Düz Taban Nedir? Nasıl İyileşir?
Düz taban sorunu ayağın iç kısmında yer alan ayak kemerinin ...
Lohusalık Döneminin Psikolojik Etkileri
Hamilelik döneminde alınan kilolar, vücutta meydana gelen ça...
Gebelerin Çoğu Koronayı Belirtisiz Geçiriyor
Yapılan araştırmalar sonucunda Covid-19 pozitif olarak doğum...
Apandisit Hastalığı Nasıl Olur? Tedavisi
Kökbağırsak üzerinde bulunan Apandisit’in iltihaplanması has...
STEROID NEDIR?
Beklometazon dipropiyonat adı altında daha tanıdık BecotideB...
Şeker Hastalığı Gözde Ne Gibi Sorunlara Yol Açar?
Şeker hastalığının en çok zarar verdiği bölgelerden biride g...
Temizliğin Önemi Nedir?
Temizliğin insan bedeni ve insan ruhu için önemli olduğu ger...
Sedasyon Ne Demek? Sedasyon Etkisi
Sedasyon yeni bir tıp terimi. Son yıllarda çok duyulan bu ka...
Masöz İstanbul Rahatlamanıza Nasıl Yardımcı Olabilir?
Başınız, boynunuz, sırtınız ve ayaklarınız dahil olmak üzere...